Çin-İran Anlaşması ve Dijital Merkez Bankası Parası


Hafta sonunun önemli gelişmelerinden biri Çin ve İran anlaşması oldu : https://www.nytimes.com/2021/03/27/world/middleeast/china-iran-deal.html

Temelde bu yeni bir anlaşma olmaktan ziyade uzun süren görüşmelerin neticelenmesi. Örneğin 2016 tarihli şu haberde de iki ülke arasında bu defa 600 bn dolarlık bir ticaret anlaşması ön görülüyor : https://www.bloomberg.com/news/articles/2016-01-23/china-iran-agree-to-expand-trade-to-600-billion-in-a-decade

Ancak ABD ve Iran arasında görüşmelerin başlamasının beklediği, İran seçimlerinin yapılacağı ve Çin -ABD ilişkilerinde gerginliğin sürdüğü bir dönemde önemli. Habere göre Çin bankacılık, 5G ve telekom, demir yolları limanlar  ve sağlık sektörüne 25 yıl boyunca toplam 400 bn dolar yatırım yapmayı ve karşılığında da İran petrolü satın almayı taahhüt ediyor.

Bu noktada NYT'nin rakamlarını sorgulamamız gerektiğini düşünüyorum. Çin'in ipek yolu girişimi 1 trilyon dolar civarında ve bu devasa girişimle karşılaştırıldığında Iran'ın 400 bn dolarlık yatırım alması çok mantıklı görünmüyor : https://internationalfinance.com/projects-worth-1-trillion-fall-under-chinas-one-belt-one-road-initiative/#:~:text=With%20more%20than%201%2C700%20projects,gross%20domestic%20product%20(GDP).
İkinci bir nokta Çin ABD'nin çekildiği JCPOA'nın bir parçası ve her ne kadar önce ABD'nin geri dönüşünü şart koşsa da tamamen anlaşma dışı hareket etmesi de beklenmemeli. Son olarak Çin'in Pakistan ve Irak gibi çok daha rahat hareket edebileceği bölgelerde yatırımları bu rakamdan çok daha küçük. Çıkarlarını korumak maksatlı ülkeye 5000 asker göndereceği detayı da , şimdilik, fazla anlamlı gelmiyor. Özellikle Çin'in S.A ve BAE ile ilişkilerini göz önüne aldığımızda. 

Haber üzerinden devam ediyorum:  Aynı zamanda Hürmüz boğazında bulunan Jask gibi stratejik limanlarda Çin varlığı ABD için ciddi bir tehdit. Ekte gördüğünüz üzere İran'ın Çin ile olan toplam ticaret hacmi 20 bn dolar ve 6 bn dolar fazla verir durumda. Çin 2019 yılına kadar Iran'ın 1 numaralı petrol alıcısıydı ve günlük yaklaşık 700 bin varil petrol ithal ediyordu. 2019 ve sonrasında ise Sinopec ve CNPC ABD'den 360 bpd ithalat izni aldı. Ancak sadece ithalat değil aynı zamanda ambargoların ağırlığı ile gerileyen enerji alt yapısı açısından da Çin desteği kritik.




Ama daha önemlisi ABD ambargolarını bypass edecek finansal sistemin kurulması. Petrolün dolar dışı bir para birimi ile satılması ve (yine) doların çökeceği analizlerinin hiç bir anlamı yok. 1900'lerin ikinci yarısına ait bu analizler sadece chip sektörünün global ticaretteki yerine bakılarak bile çürütülebilir. ABD tahvil piyasası derinliğini ve güvenilirliğini koruduğu sürece ABD doları da rezerv para olarak kalmaya devam edecek. Ancak bu Çin'in (ve Rusya'nın vs) yeni bir ödeme sistemi yaratmayacağı anlamına gelmiyor.  

Aslında Çin bir kamu bankası olan Bank of Kunlun'u İran ile olan işlemlerinde zaten kullanıyor(du) ancak bankanın ana hissedarı aynı zamanda ülkenin önemli enerji şirketlerinden CNPC olduğu için ambargo tehlikesine karşı bu işlemler askıya alınmıştı. Bir ara (yine) doları çökertecek olan AB tarafından kurulan SPV de ambargoların etrafından dolaşmak için öne çıkan unsurlardan biriydi. Swift alternatifi Cips ise Henüz Swiftle karşılaştırıldığında çok az sayıda üyeye sahip bir girilim : http://www.cips.com.cn/cipsen/7050/index.html

Çin 2014'ten bu yana dünyanın en büyük ihracatçısı ve İpek Yolu sayesinde de en büyük kreditörü haline gelmiş durumda. Ancak HK işlemlerini çıkarttığınızda Yuan'ın Swiftteki payı yıllardır 3%'ün altında olduğu gibi İpek Yolu için kullandırılan kredilerin bile sadece 14%si Yuan bazında https://www.yicai.com/news/100058611.html

CIPS Yuan bazlı işlemleri gerçekleştirmek için dizayn edilmiş olsa da linkte katılımcı bankalara baktığınızda önemi Batılı bankalar ve Çin bankalarının üye olduğunu görüyorsunuz. Sistemde bu banklar takas ve saklama fonksiyonlarına sahip olduklarından hala ABD tarafından rahatlıkla ambargolara konu edilebilirler. Aynı durum kendi sistemini geliştiren Rusya için de geçerli. Yani boşlukta hareket eden bir CIPS söz konusu değil. Dolayısı ile "dolarla petrol ticareti" konusunda olduğu gibi "Yuanla ticarette" de 2. türevi göz önünde bulundurmadan (yine) doların çöküşünden bahsetmek anlamlı olmaz.  

Devreye merkez bankası dijital parası , bu vakada öncü olan dijital Yuan, girdiğinde ise resim değişiyor. Zira yukarıda saydığımız aracılar devreden çıkacak ve PBOC'de bulunan bir nakit hesap bir başka cash hesapla eşleşecek. 2. ekte basit bir şema ile ne demek istediğimi anlayabilirsiniz. P2P çalışmalar da çoktan başladı https://www.cnbc.com/2021/02/24/chinas-pboc-joins-cross-border-digital-currency-project.html



İşte bu yukarıdaki fantastik fikirlere oranla dolar açısından daha tehlikeli bir işleyiş. Ancak altını çizmek isterim ki dünyanın 2. büyük bono piyasası haline gelse de hala, varsa eğer, ticaret fazlanızı sermaye hareketleri denetlenen bir ülkenin bonolarında tutmak istemeyebilirsiniz. Yani yine tek başına dijital Yuan doları yerinden edemeyebilir. 

Öte yandan Çin ABD için çok net bir rakip haline gelmiş olmasına rağmen Hollywood'un Çin'i şeytanlaştırmaması da bence çok ilgi çekici. Kimsenin sevmediği ve ağzını açacak hali olmayan (Nazi) Almanya'dan sonra önce SSCB ardından da , hala , Rusya tehlikeli bir ülke olarak gündeme getirilirken kopan tüm fırtınaya rağmen henüz Çin film endüstrisi tarafından Nemesis ilan edilmiş değil. Tesla ve H&M vakalarında da görülebileceği üzere asla da edilemeyecek zira her iki ülke için de pazarlar çok kritik. 

Dün açıklanan Ocak-Şubat ayları end. şirket karlarında artış YoY 179% oldu. Elbette Covid etkisi ancak 2019 ile karşılaştırıldığında da 72% gibi net bir artış var. İmalat şirketlerinde artış ise YoY 219%. Bunlar basit bir toparlanmaya işaret etmiyor. Çin hala dış pazarlara bağımlı ve hane halkının GDP içindeki payı 40% civarında seyretmeye devam ediyor. Bu nedenle devlet endüstriyi desteklemeye devam ediyor.Çin'in kendisini Batıdan ama özellikle de ABD'den ayrıştırmasının tek yolu 2013'te alınan hane halkı kaynaklı büyüme kararı. Ancak bunun krizsiz olması da giderek daha zor görünüyor. 

Gramsci'nin zamanında "eksi ölüyor, yeni ise doğamıyor, ikisi arasında bu krizi yaşıyoruz" olarak tanımladığı bu durumu biraz daha iyi anlamak için okunmasını tavsiye ettiğim ve tekrar edeceğim kitaplar ise:

  1. Why The West Rules-For Now
  2. Avoiding The Fall
  3. Destined For War
  4. Gaining Currency
  5. The Great Rebalancing

Comments

Post a Comment

Popular posts from this blog